İnfertil araştırılmasında hem kadın hem erkek birlikte araştırılmalıdır
İnfertil çiftin araştırılmasına ilk önce erkek faktörünün incelenmesiyle başlanır.
Bunun için yapılması gereken işlem sperm analizidir. Semen analizi normal olan bir erkeğin muayenesine gerek yoktur.
Sperm Analizi (Spermiogram)
İnceleme için meni verilirken dikkat edilmesi gereken bazı durumlar vardır: Sperm örneğinin bir cinsel ilişki veya boşalmadan sonra en az 3 gün, en fazla 5 gün sonra verilmesi gerekir.
Sperm analizinde meninin miktarı, asiditesi mililitredeki sperm sayısı, spermlerin hareketliliği , yapıları ve içerdiği yuvarlak hücreler değerlendirilir. Gerekli görüldüğünde antisperm antikor testleri ve mikrobiyolojik incelemeler yapılır
Normal sperm analizi :
Miktar | 2 - 6 ml |
Konsantrasyon | 20 milyon / ml ve daha fazla |
Hareketlilik | % 50 ve daha fazla |
Morfoloji (yapi) | % 14 ve daha fazla normal yapida sperm (Kruger kriterlerine göre) |
Yumurtlama Tayini
Sperm analizi ile eş zamanlı olarak kadında yumurtlama olup olmadığına bakılmalıdır. Bu amaçla en basit yöntem adetin 20inci gününden sonra kanda progesteron seviyesine bakmaktır. Ayrıca ultrason takipleri veya idrarda LH ölçümleri ile de yumurtlama fonksiyonu değerlendirilebilir. Düzenli adet gören kadınların %95'i normal olarak yumurtlarlar.
Yumurtalıkların kapasitesinin değerlendirilmesi
Kadında en önemli testlerden biri yumurtalık kapasitesinin değerlendirilmesidir. Bunun için adetin 2 veya 3. gününde transvaginal olarak yapılan ultrason muayenesinde yumurtalıklar içindeki primordial foliküller (içerisinde yumurta içeren minik kistler) sayılır. İki yumurtalıkta toplam en az 8 tane primordial folikül bulunması gerekir, eğer bu sayıdan az ise yumurtalık kapasitesi azalmış demektir. Kadınlar da yumurtalık kapasitesi yaşa bağlı olarak (37yaşından itibaren azalmaya başlar ve 44 yaşından sonra kadının çocuk sahibi olabilmesi çok zorlaşır.) veya ailesel faktörlere bağlı (ailede erken menopoz öyküsü) veya daha önceden geçirilmiş yumurtalığa ait ameliyatlara (kist ameliyatları), ve endometriozise bağlı olarak yumurtalık kapasitesi azalır. Bu çiftlerde yumurtalık kapasitesinin çok dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerekir.
Kadının değerlendirilmesinde kullanılan hormonal testler:
FSH, LH, E2, Prolaktin, SerbestT4, TSH, Serbest Testosteron, 17-OHProgesteron, DHEA-S04, Androstenedion
Semen analizi, yumurtlaması ve yumurtalık kapasitesi normal olan çiftlerde kadının tüplerinin açık olup olmadığı değerlendirilir. Bunun için adetinin bitiminden hemen sonra (yumurtlama döneminden önce) ilaçlı rahimfilmi (HSG-histerosalpingografi) çekilir. Bu dönemde rahim içi daha iyi görülür ve yumurtlama döneminden sonra olası bir erken gebeliğe zarar verilmemiş olur.HSG ile rahim iç boşluğu ve tüpler değerlendirilir. Tüplerin açık olup olmadığı ve kapalıysa hangi seviyede kapalı oldukları görülür ancak HSG tüplerin açık olup olmadıkları hakkında bilgi verdiği halde tüplerin işlevi hakkında bilgi vermez.
HSG (RAHİM FİLMİ)
HSG basit ve çoğu zaman ağrısız bir işlemdir, bazen ilacın hızlı ve basınçlı verilmesine bağlı rahimde kramplara neden olabilir. HSG ile karın içindeki yapışıklıkları ve bunların şiddetini anlama olasılığı azdır. HSG'de rahim boşluğunun kenarlarında düzensizlikler veya dolma defektleri, rahimde şekil bozukluğu veya yapısal bozukluk varsa, rahim içi yapışıklıklarının, myom ve rahim içi poliplerinin değerlendirilmesi ve tedavisi için histeroskopi uygulanır. Histeroskopi fiberoptik ışık kaynaklı cihazın rahim ağzı yoluyla rahim boşluğuna sokularak rahim içinin endoskopik olarak incelenmesidir.
Genel anlamda HSG'de kuşku veren olgularda, nedeni açıklanamayan infertilitede, genital organ anomalilerinde, pelvik ağrı ve adet görememe durumlarında ise tanı ve /veya tedavi amacı ile Laparoskopi uygulanır. Laparoskopi soğuk ışık kaynağı ile aydınlatılan fiberoptik bir sistemin karın boşluğuna sokularak, karın içi organlarının tetkik edilmesi işlemidir.
RAHİMİN YAPISAL BOZUKLUKLARI
Toplumda % 2-3 oranında görülür. Embryonal hayatta rahmi oluşturan Müller Kanalı’ nın tek ya da çift taraflı olarak yetersiz gelişimi, hiç gelişmemesi ya da bu kanalın birleşme anomalileri nedeniyle ortaya çıkar. Vaginanın kapalı olması ya da gelişmemiş bir rahim boynuzunun içinde adet kanının akışının engellemesi nedeniyle ağrıya neden olabilir.
Birinci ve ikinci trimestrde düşük oranları artmıştır. Erken doğum ve doğum sırasında prezantasyon anomalisi (makat geliş, yan duruş gibi) gibi riskleri artırırlar. Canlı doğum oranlarının en düşük olduğu grup % 50-55 sıklık ile (septat uterus) rahim içinde tam perde olan gruptur. Ağrılı adet görmeyi engellemek ve endometriozis riskini azaltmak için aktif bir rudimenter horn (normal rahim yapısında, aylık hormonal değişiklikleri gösteren ama az gelişmiş olan rahim boynuzu) varsa operasyon gereklidir.
“Uterus didelphys” veya “bicornuat uterus “ gibi çift rahim olgularında artık metroplasti (rahim boşluklarının özel bir teknikle birleştirilmesi) operasyonu önerilmemektedir. Ancak çok istisnai durumlarda bu operasyonlar yapılabilir. Son yıllarda bu ameliyatlar robotik cerrahi ile karın açılmadan yapılabilir hale gelmiştir. Açıklanamayan infertilite, tekrarlayan gebelik kaybı olgularında rahim içindeki bölmenin histeroskopik olarak kesilmesi gereklidir. Kolay bir tedavi olması nedeniyle septum varlığı tespit edilir edilmez septumun kesilmesi önerilir.
Ağır, düzeltilemeyen rahim anomalisi olan ya da rahimi olmayan kişilerde taşıyıcı annelik düşünülmelidir. Son zamanlarda bu durumun çözümü için rahim nakli de gündeme gelmiştir. Çift rahimi olup tüp bebek tedavisi yapılan hastalarda gebelik kaybı ve erken doğum riskini azaltmak için bir embryo transfer etmek en doğru olanıdır. Transfer işlemi tercihan daha geniş olan rahim boşluğuna yapılmalıdır. Bu hastalarda erken doğum ve gelişme geriliği riski yüksek olduğundan gebelik süresince rahim ağzı ölçümü ve bebeğin büyüme takiplerinin yapılması önemlidir.
RAHİMİN YAPISAL ANOMALİLERİ